Harika bir yere bağlıyoruz ki sözümüzü…


Dinimizin emrettiği küçük gibi görünen büyük davranışları ihmal edince,



ufkumuz daralıyor,bakışlarımız bulanıyor ve ferasetimiz zayıflıyor.




Mesela hergün verdiğimiz onlarca sözden kaçına "İnşaallah" < Allah’ın (c.c.)




izniyle > diyerek başlıyoruz? Halbuki öyle bir yere bağlıyoruz ki sözümüzü,




bağlanacak tek güce: Rabb’imize. Verdiğimiz sözü yerine getirebilmek için,




Yüce Allah’tan (c.c.) yardım istiyoruz. "İnşallah" ifadesi söylerken aslında




"Ey Yüce Rabb’imiz! Bu işmi/sözümü senin rızan için yapıyorum/veriyorum.




Bizi mahcup etme. Bu sözü verirken Senin engin rahmetine güveniyorum.




Bize,sözümüzü yerine getirecek güç,basiret ve imkan ver diyoruz.




Madem "İnşallah" ifadesi bu kadar önemli, o halde her sözümüzün başında




"İnşallah" demeyi unutmayın…İNŞALLAH…harika bir yere bağlıyoruz ki




sözümüzü…




" Hiçbir konuda, ‘ İnşallah ‘ demeden <Allah’ın (c.c.) dilemesine bağlanmaksızın>




Ben yarın mutlaka şöyle yapacağım deme. Bunu unuttuğun takdirde




ALLAH’ı (c.c.) zikret.
BEĞENDİYSEN VE ALANINA EKLEMEK İSTERSEN YORUM YAZ BLOG AL’A BAS SENiN OLSUN.

About rizaberkan

Elhamdülillah Rabbimiz bizi Ehl-i İslam diyarında, Müslüman olarak bunun şuuru ve bilinci dahilinde hidayet üzere bulundurmuştur.Bundan daha büyük nimet ve mutluluk yoktur bizim için. Allah bize yeter,Kulluk payesi bize yeter. Allah bizi müslümanlıkla aziz kıldı. Allah bana yeter. Aziz-ü Cebbar olan Allah'ın kulu olmam bana yeter. Ben Allah'ın kuluyum. Ben Allah'ın kuluyum. Şeref ve paye adına kendimi tanıtma için söyleyebileceğim sözlerin en büyüğünü söylüyorum.Ben Allah'ın kuluyum Elhamdülillah ben Allah'ın kuluyum. O, ne güzel bir vekil,ne güzel bir dost,ne güzel bir yardımcıdır. "Ey Rabbimiz, Bağışlamanı dileriz, dönüş ancak sanadır..."
Bu yazı Kitaplar içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

2 Responses to Harika bir yere bağlıyoruz ki sözümüzü…

  1. Semra dedi ki:

    Allahü teâlânın huzurunda itaat edenlerden olmak için, her işte inşâallah demelidir!
    Kesin işlerde de inşâallah denir. Mescid-i harama girileceğini Allahü teâlâ bildirdiği halde, inşâallah denmesini öğretmek için, (Mescid-i harama inşâallah gireceksiniz) buyurdu. (Feth 27)İsmail aleyhisselamın, (Babacığım, sana emredilen ne ise, onu yap! İnşâallah beni sabredicilerden bulursun) dediği de Kur’an-ı kerimde bildirilmektedir. (Saffat 102)Peygamber efendimiz de, mezarlığa uğrayınca, ölüm muhakkak olduğu halde, ilâhi terbiye gereği olarak, (İnşâallah biz de size kavuşacağız) buyurdu. (Müslim)Peygamber efendimiz, duasının kabul olacağını âyet-i kerimeye istinaden kesin olarak bildiği halde şöyle buyurdu:(Her Peygamberin duası kabul olur. Her Peygamber, ümmeti için dünyada dua etti. Ben ise, Kıyamette ümmetime şefaat izni verilmesi için dua ediyorum. Duam inşâallah kabul olacak. Müşrik olmayanların hepsine şefaat edeceğim.) [Müslim]Hz. Süleyman’ın imtihanıKur’an-ı kerimde mealen; (Biz Süleymanı imtihan ettik. Tahtının üstüne bir ceset bıraktık. Daha sonra o, yine [Rabbine] döndü) buyurulmuştur. (Sad 34)Fahreddin-i Razi hazretleri buyuruyor ki:Süleyman aleyhisselam, bir gecede, zevcelerinin hepsini dolaşacağını, onlardan herbirinden birer erkek çocuk dünyaya geleceğini, Allah yolunda muharebe edeceklerini söyledi. Fakat, inşâallah demeyi unuttu. Sakat bir çocuk dünyaya geldi. Bunu ***ürüp, babasının tahtına bırakıverdiler. Hadis-i şerifte, (Yemin ederim ki, Süleyman aleyhisselam inşâallah deseydi, dediği gibi olurdu) buyuruldu. (Buhari)Resulullah efendimize; Ruh, Eshab-ı Kehf ve Zülkarneynden sorulunca; (Yarın gelin, haber vereyim) buyurmuş, inşâallah demeyi unutmuştu. Bu sebeple birkaç gün Resulullaha vahiy gelmedi. Sonra şu mealdeki âyet-i kerime nazil oldu:(İnşâallah demeden hiçbir şeyi yarın yapacağım deme!) [Kehf 23, 24]
    HAYIRLI AKŞAMLAR KARDEŞİM SELAM VE DUA İLE…

  2. RıZa BeRKaN dedi ki:

    “…Birileri buna izin vermediBuralarda yaşamak izne tabi”Can çekişiyorum zamanın kıskacında,sancılarım bana unutturuyor kendimiKayboluyorum ağrılarım içinde,etime bıçak gibi saplanıyor sızılarım.Ne gelecek hayallerim aklımda ne bitmez telaşlarım…Bazen sadece bir baş ağrısı yenik düştüğüm,bazen bir kaç derece fazlalık;ateş…Bu kadar yeter çok önemli planlarımı (!) alt üst etmeyeSonrasını geç !Kıvranırken,ellerimi sıkıca bağlamışım kendime.Elim uzanmıyor sevdiklerimin ellerine,onların ellerinde tutunamıyor.Kendime anlatıyorum dertlerimi.Yalnız kendim anlıyorum kendimi.Ruhumda el çekmiş bel bağladıklarından.Şimdiden devriliyor gibi “sarsılmaz” fikirleriBoşuna yük etmişim aklıma bu zifirleriYeni yeni anlıyorum neden bu denli inlediğimi:Baş ucunda beklerken hastalığın,farkettim de bir kaç şeyi:Sahi! Nerdeler hayallerim ? Nereye kaçtılar sicim gibi ?Hele o ! O rutin işlerim. Hani olmazsa olmazlarımdandı.İtiraf etsin hadi , gitti , gitti işte hepsi !Umutlarım bile mi ? Ah evet ! Onlar yiteli çok olmuştu zaten.Ve nihayet yalnızım işte !Şimdi ne altında ezildiğim o bitmez telaşlarımNe kendisi gelmeden yorulduğum “gelecek hayallerim” yanımda.Sadece ben varım hayatta.Pek de yalnızlık değil aslında,”yalınlaşmak” denir buna.Ve kendime geliyorum yakınlaştıkça aslıma.Benimle olduğunu zannettiklerim…Benden izin almadılar ki hayatıma girerken,izin alarak çıksınlar…İzin alarak sahiplenmedim ki izin vererek bırakayım.Kıtlıktan çıkmış ırgat gibi saldırırken tarlayaDüşünmeliydim,bunların bir sahibi olacaktı aslında.Gelip el koyacaktı tarlasına.Ki ben kim olduğumu hatırlayayım.Ve böylece tarladan çıkıp kalakalınca ortadaAslıma dönüp kendime geldim haddimi bildim.Her olayın merkezi sandığım ,başrol oynadığıma kandığımdan beriİşsiz güçsüz bir ırgattan pek de farklı değilmişim meğer.Gözümde büyütüp kendimi işe yarar bildiğim benO ahmak adamın yaptığını yapmışım yıllarca.Hani gemiye binmiş yüküyle de yol boyunca sırtından indirmemiş..Benim yaptıklarım da o kadar ahmakçaymış aslında.Dert edindiklerim,yük bildiklerim bırakıversem kendi hallerine gideceklermiş.Sahiplenmeseymiş onları,sadece “emanet bırakıldıklarını” hatırlasaymışım.Bu kadar yükün altında ezilmeyecekmişim.Aciz olan benim,Bir kollayanım olacaktı elbet kendimi dev sanmasaydım.Emanet ağır yük! Değil ki sahiplik…Bu yüzden ezildim işte,bir düzine cahillikKaldıracağım kadar verildi bana.Daha fazlasına karışarak kendime eziyet eden benim.Bunca şeyi anlayınca,”inşaallah”,Çoktan dilimin en zarif duası oldu bile.Yeniden kabul edilmenin beklentisiyle “inşallah” derken içten içeNe sunulan tarlalara baktım ne de başka bir şeye.Zaten iyisinden bir tevekkül borçluyum rabbime“inşaallah” dedikten sonra başlayan işeRuhum uyanıverdi,hani o yıllardır durmadan kıvrananSen de yeter ki onu an ,çünküİnşallah derse yakaran inşa eder Yaradan.

Yorum bırakın